Sunday, November 6, 2011

BOSTON

Çabuk bastıran kış sebebiyle evdeki hazırlıklarıma yolculuk da ekleninceyazanlarıma ara vermem gerekti. Eşimin Amerika Akademi üyesi olması da sebep her yıl Kasım ayında düzenlenen Astım Allerji Kongresi'ne bu yıl da katıldık. Her yıl ayrı bir eyalette düzenlenen toplantı bu yıl Boston'da. Dünyanın her bir yanından, farklı kültür, inanç ve yaşantıdan mevcut binlerce doktor ve ilgili insan bir araya toplanıyor. Yapılan enson araştırmalar, yenilikler ve ortak konular, sorunlar ve çözümler paylaşılıyor.

Özet olarak okumayı, çalışmayı ve yeniliklerin takibini seven ve önemseyen eşim için önem arz eden bu toplantıların benim için de yeri ayrı. Birlikte girebildigimiz konferanslardan istifadeye ek, Kabe'den başka görebileceğim büyük bir toplantı ortamı olan kongrede birçok gözleme de sahip oluyorum. Burada yazmaya değecek birçok hikaye var. Bu hikayeleri sırasıyla ve zamanım oldukça sizlerle de paylaşmayı arzu ediyorum. İşte ilki;

Eşimin çocukluğunun geçtiği Boston'ın nostalji tarafı ağır basarken, Harward'da eşiyle beraber doktor olan Sevdenur kardeşimle görüşme planları beni baştan mutlu etmişti. Sevdenur'la tanışıklığımız İzmir'den. Hayatını inancı için yaşayan annesi Sabiha teyzem de onlarla beraber Boston'da.

Dün Sevdenur'dan aldığım davetle akşam programım belli oldu, Türk Kültür Merkezi'nde düzenlenen Baby Shower partisine katılacaktım. Parti Lisa adında birkaç hafta sonra anne olacak Amerikalı genç bir bayan için. Lisa'nın hikayesi de, parti de oldukça hoştu.

Üç yıl önce müslümanlıkla tanışmış, psikoloji masterı, MBA'i olan, İngilizce öğretmenliği yapan, güçlü karaktere sahip görüntüde, şimdi mutlu bir hanım Lisa. 'Allah var ve bana yeter' deyip Müslüman olma kararının deneme sınavlarını tam bir kararlılıkla geçmiş, samimiyeti garantilenince mutluluk lütfedilmiş güzel bir insan. Müslümanlıkla sonradan tanışmış ancak açık ara farkla inancını yaşayan bir hanım. Bu insan portföyüne herzaman ilgi ve saygım olmuştur. Lisa'nın hikayesi de bunlardan biri oldu. Umuyorum sizlerle o hikayeyi de paylaşırım.

Şimdi ise katıldığım partiden kısaca bahsedeyim. Bebek bekleyen annenin yakınları ve arkadaşları, doğacak bebek ve kendisi için bir program hazırlıyorlar. İhtiyaçlarını karşılaması için para ve/veya hediyelerle beraber, hazırlanan ikramlar eşliğinde hoşça da vakit geçirdikleri bir katılım bu. İçinde eğlenceli etkinlikler de var. Örneğin anne adayının bel ölçüsünü en yakın tahmin eden misafire de hediye unutulmuyor bu toplantıda:).

Lisa'nın mutluluğunu ve heyacanını paylaşmak isteyen arkadaşlarının süpriz yapma isteğine Lisa süprizle karşılık veriyordu. Çünkü ortak arkadaşlara haber verilirken yanlışlıkla mail kendisine de gitmiş. Programa haberli ve önce gelenlerden biri olunca, asıl süprizi O yapmıştı.

O akşam oradaki herkes bu birliktelikten oldukça memnun görünüyordu. Dualarla başlanan program bir gün sonra arefe olması sebebiyle, arefe ve bayram konuşmasıyla devam edip, Sabiha teyzenin yaptığı duygu dolu, iyi temennili dualarla bitiyordu. Rusya'dan, japonya'dan, Amerika'dan, yurdumun herbiri ayrı ilinden bir masa dolusu güzel insan tekbir ortak dilde anlaşıyordu, 'İnşaalah, Elhamdülilllah'. Ne güzeldi kardeş olmak, çok söze gerek olmadan anlaşmak, kucaklaşmak.

Oradan ayrılırken sanki hepsi ile uzun zamandır tanışıyorduk. Güzel olan, bayram namazında yine görüşmek ve bayramlaşmak üzere sözleşmemiz oldu. Yurdumdan ayrı geçirdiğim bu ikinci bayramda, Amerika'da bayram nasıl yaşanacak? Sonraki yazımda buluşmak üzere şimdilik müsadenizle..

No comments:

Post a Comment