BİZİM DE MİRACIMIZ OLSUN

Biz müslümanlarca kadir gecesinden sonra en kutsal sayılan gece, Mirac olayının gerçekleştiği bu gece. Osmanlılar döneminde, camiler kandillerle donatıldığı için Mirac kandili olarak da anılan geceden sonraki gün, cami ve tekkelerde, Mirac olayını anlatan ve Miraciye adı verilen şiirlerin okunması, dinleyenlere süt ikram edilmesi de bir gelenekmiş. Kaybolmaya yüz tutmuş geleneklerimizi ve Miracı yaşamak, yaşatabilmek için bir nebze olsun diye biz de, üzerine 'Hayırlı Kandiller' notumuzu iliştirdigimiz irmik helvamızı, komşularımızla paylaştık bugün.

Çocuklarla, yaşadıgımız geceyi anlamak için miracla ilgili bilgileri okur ve dinlerken, sevgili peygamberimizin ümmetine düşkünlügünü, sevgisini birkere daha anlamış olduk. Anladık anlamasına ama, ya biz, O'nu çok seven, O'na düşkün ümmet miydik?...

Bir zaman derdim ki: "Ya Rabbi neden,
Bir daha istiyor, bir kere giden?"
Meger bilmezmiş, insan gitmeden;

Aldım cevabımı.. Beytullah'ta ben...



Gördüm ki; bu dünya bir oyalanma,

Halime bakıp da, mutluyum sanma.

Bedenim, Kabe'den, uzakta amma;

Gönlümü bıraktım... Beytullah'ta ben...

Böyle diyordu Cengiz Numanoglu, 32 kıtadan oluşan 'Beytullah'ta Ben' şiirinin son iki kıtasında.

Nekadar çok gerçege yabancı oldugunu insan farketmeden yaşıyor çoğunlukla. Ne zaman ki bunlarla yüzleşilen anlar geliyor, ya bazen geç kalınıyor, yada yine farkına varmadan devam ediliyor. Gerçeklerin idrakinde olmak temennisiyle...



1 yıl önce idi ilk umre yolculugum. Tamamıyla bir davet üzre çıkılan bu yolculuk yukardaki dizeleri yaşamama ve miraç hadisesini tam olarak kavrayamama sebep oldu! Kavrayamadım çünkü:

Ruhumuzun aidiyetini hissettigi yerdi Kabe. Ne rütbemizin, ne işlerimizin, ne hırslarımızın, ne de kendimizin zannettiginiz emanetlerin hiç bir hükmü yoktu orda. Gerçeklerle yüzleştigimiz, varoluşumuzu idrak ettigimiz, ihtiyaç duydugumuz sukuneti, sonsuzlugu solukladıgımız yer... Tabiri caizse, hazırlandıgımız sınav dünyasının teneffüs mekanı. İşte teneffüsten ayrılıp, tekrar sınav için kaldıgın yere geri dönmek... Uzun süre ordan dönememiştim ve Miracı düşünüyordum sürekli; Ben daha Kabeden dönemezken nasıl oluyordu da tüm güzellikleri, üstelik de 'Cemali' görmekle şereflenip, kalma fırsatı varken, kim, yeniden büyük, çok büyük sıkıntılara talip olabilirdi? Tabii ümmetini kendinden çok seven sevgili...

O geceden hediye getirdigi 5 vakit namazla, o kapıdan ümmeti de geçsin, o güzellikleri tadsın diye Mirac kapısını da kapatmadan, aralık bırakarak sıkıntılara geri döndü.

Mescidi Nebevi'de uzaklara bakarak, derin bir muhabbetle 'Kardeşlerim!' dedigi ümmetten olmak duasıyla...